Kadınlarda Saç Dökülmesi Nedenleri
Birçok toplumda erkeklerde olduğu kadar kadınlarda da saç dökülmesi problemi sıklıkla görülebilen bir problemdir. Genel algıya göre erkeklerde daha fazla kellik sorunu ya da saç dökülmesi sorunu yaşandığı düşünülse de, aslında kadınlarda da aynı şekilde saç dökülmesi problemleri ve kellik problemlerinin yaşabilmesi söz konusudur.
Kadınlada yaşanan saç dökülme problemi çoğu zaman ilk etapta çok üzerinde durulmayan bir problem olsa da, aslında her dökülmenin ciddi bir problem olduğu ve bu ciddiyet üzerinden kadınlarda saç dökülmesi neyin belirtisi olduğu mutlaka araştırılmalıdır.
Her toplumda her iki cinsiyet için sağlıklı bir saç yapısına sahip olmak, hem kültürel açıdan hem de bireyin kendi özel hayatı ve sosyal hayatı açısından çok büyük önem arz etmektedir. Yoğun saç dökülmesiyle karşılaşan kişi, dökülme problemini engellemek adına pek çok yöntemi deneyebilmektedir.
Ancak burada önemli olan ana kıstas, saç dökülmesinin başlıca sebebinin bulunması ve ona yönelik bir tedavi sürecine girilmesidir. Orana vurulduğunda her üç kadından birinin hayatı boyunca mutlaka karşılaştığı saç dökülme sorunu; kendisini saç tellerinin bir anda incelmeye başlaması, saç yapısının cansız bir halde gelmesi ve dolayısıyla saçların koparak dökülmesi şeklinde göstermektedir.
Saç dökülmesi nedenleri kadınlarda incelendiğinde, en yaygın olarak genetik sebeplerden dolayı ortaya çıkmakta olan saç dökülmelerinin gözlendiği belirtilmektedir. Bu kadınlardaki dökülmelerin kaynağı genetik olarak ele alındığında dökülmelerin diğer sebepleriyle kıyaslandığında yüzde yirmilik bi faktörün genetik faktörü kapsadığı söylenilebilir.
Saç konusunda uzman bilim insanlarının verdikleri verilere göre; günlük olara en az 50 en çok 100 adet civarında bir saç dökülmesinin görülmesi, normal bir sayı olarak kabul edilmelidir.
Ancak dökülen saçların sayısı bunu çokça geçiyorsa ve öbek öbek saçların döküldüğü görülüyorsa bu miktarlar anormal olarak kabul edilmeli ve en çabuk süreçlerde bir deri hastalıkları uzmanına görülmeleri gerekmektedir.
Yani sonuç olarak kadınlarda saç dökülmesi neden olur sorusunun cevabı aranırken, kadınlarda saç dökülmesinin sebepleri arasında en çok görülen saç köklerinde zayıflama, aşırı derecede saç dökülmesi ve saç tellerinde incelmelerin meydana gelmesi durumlarının yaşanmasıyla birlikte daha fazla beklemeden hemen dökülmenin engellenmesi adına çalışmalara başlanması gerekmektedir.
Kadınlarda saç dökülmesinin nedenleri nelerdir?
- Hamilelik durumu : Çoğu kadının hamilelik geçirdiği dönemde dikkat ettiği şey, saçlarının bir anda gürleşmeye başlaması durumudur. Bunun sebebi hamileliliğin yaşandığı dönemde vücutta hormon seviyelerinin ciddi bir artış göstermesi ve bununla birlikte saçların dökülmesi gereken kısımların dökülmek yerine saç köklerine daha sıkı tutunmasıdır.
- Ancak hamilelik süreci bittikten sonra hormon seviyeleri de yakın süreçlerde olması gereken seviyelere düşebileceğinden, kadınlarda bu zaman dilimlerinde saç dökülmelerinin görülmesi oldukça normal olmaktadır. Çünkü zaten normal sayıdan fazla olan saç yapısı kendi fazlalıklarından kurtulacak ve kendini daha sağlıklı bir yapıya çekmeye çalışacaktır.
- Beslenme eksiği: Kadınlarda saç dökülmesinin nedenleri ve tedavisi konusunda karşımıza genetik faktörlerden sonra en sık çıkan belirtilerden biri de kuşkusuz ki beslenme konusundaki yetersizliklerdir.
- Bakır minerali, amino asit, çinko minerali ve lizin gibi öğelerin vücuda yeterli miktarlarda alınmaması; bununla birlikte daha da önemlisi D vitamininin çok kapalı ortamlarda oturulduğundan vücutta eksik bırakılması ya da yaşanılan coğrafya açısından çok fazla D vitamini alınamaması kadınlarda saç dökülmesi için ciddi sebeplerdir.
- Saçın sıkıca toplanması: Kadınların saçlarını sürekli olarak çok sıkı şekilde toplamaları, çok ince örgüler yaptırmaları ya da bigudiyle sıkı bir şekilde toplamaları saçların dökülmesi durumu adına bir sebep olarak ele alınabilmektedir. Çünkü saçların çoğunlukla rahat nefes alabilecekleri şekillerde bırakılması gerekmektedir. Bu sebepten ötürü eğer bu tip durumları saçlarınızda sıklıkla deniyorsanız, mümkün olduğunca saçlarınızı serbest bırakarak hava almasını sağlamanız gerekmektedir.
- Şok diyetler ve aniden kaybedilen kilolar : Şok diyet dediğimiz kısa zamanda çok kilo verdirici diyetlerden uygulanması halinde, hızla kaybedilen kiloların yanında hızla kaybedilecek kısımlardan biri de kadınların saçları olabilmektedir. Çünkü vücuttan hızla atılan değerlerin çoğu saçlarda da kullanıldığından bu sefer saçlarda eksiklikler oluşacak ve kaçınılmaz olarak saç kayıpları da meydana gelmektedir.
- Yaşlanma : Bireyler yaşlandıkça vücutta bazı dengelerin yavaşlaması gibi aynı şekilde saçların büyüme hızında da yavaşlamalar meydana gelecektir. Beyazlayan ve incelen saçlarda daha sağlıksız bir görüntü oluşabilmektedir. Bunun önüne geçebilmek mümkün olmasa da en azından gereken vitaminleri vücuttan eksik tutmayarak ve düzgün beslenerek yaşlanma faktörünün saçlara yansıma hızını düşürebilmek bizlerin elindedir.
- Ateşlenme ve enfeksiyon : Vücudun enfeksiyon kaptığı durumlarda ve hastalandığı durumlarda vücut direncinde düşmelerin meydana gelmesiyle birlikte saçların büyüme hızı düşer ve kısa bir süre sonra da dökülmeye başlar. Bu tip durumlardan sonraki 1 ayla 3 ay arası saç dökülmesi durumlarının devam ettiği gözlenmiştir.
- Yanlış saç bakımı : Çoğu kadının saçına sıklıkla uyguladığı kimyasal boyalar, renk açıcı kimyasallar, fön işlemleri, perma işlemleri gibi işlemler gerekli özen gösterilmeden yapıldığı takdirde saça ciddi anlamda zararlar verilebilmektedir. Bazı durumlarda sayılan bu işlemlerin aynı anda yapılmaları da saçın daha fazla etkilenip yıpranmasına yol açmaktadır.
- Bunu engelleyebilmek adına saçları mümkün oldukça ıslakken havluyla kurulama ve uzun süreli fön makinasıyla kurulama işlemlerinden kaçılmalı, aksine vakit sürecini ayarlayıp kendi kendine kurumaya bırakılması tercih edilmelidir. Çünkü ıslak saç yıpranmaya ve kırılmaya çok daha müsait bir yapıdadır. Bunun dışında da bir başka önemli yöntem, saçları tarama esnasında mutlaka düz uçlu tarakların ve geniş ağızlı tarakların tercih edilmesi gerekmektedir.
Kaynak: Ceren Karabağ , www.cilt.net